Kücük istavrit yiyecek bir sey sanip
hizla atildi capariye önce müthis bir aci duydu dudaginda gümbür gümbür oldu yüregi sonra hizla cekildi yukariya Aslinda hep merak etmisti denizlerin üstünü neye benzerdi acep gökyüzü bir yanda büyük bir merak bir yanda ölüm korkusu "Dudagi yariklar" denir, sanslidir onlar hani görüp de insani oltadan son anda kurtulanlar ne care, balikcinin parmaklari hoyratca kavradi onu kücük istavrit anladi "yolun sonu" Koca denizlere sigmazdi yüregi oysa simdi yüzerken, kücücük yesil legende cansiz uzanivermis dostlarina degiyordu minik yüzgeci |
Insanlar gelip gecti önünden
bir kedi yalanarak bakti gözlerinin icine yavasca karardi dünya, basi da dönüyordu son bir kez düsündü derin maviyi beyaz mercani, bir de yesil yosunu Iste tam o anda egilip aldim onu yürüdüm deniz kenarina bir öpücük kondurdum basina iki damla gözyasindan ibaret sade bir törenle saldim denizin sularina Bir an öylece kalakaldi sonra sevincle dibe daldi gitti, tüm kederimi söküp atarak tesekkürü de ihmal etmemisti birkac degerli pulunu avuclarima birakarak Balikci ve kedi saskin baktilar yüzüme sorar gibiydiler, neden yaptin bunu, niye bir gün dedim, bulursam kendimi yesil legendeki kücük istavrit kadar caresiz son ana kadar hep bir umudum olsun diye Dr. Serdar Sıralar |